DeFi Haftalık Bülten #67 (Bitcoin NFT'leri : Inscriptions)
Bu görseller sonsuza kadar Bitcoin nodelarında saklanacak...
DeFi ekosistemi hakkında güncel bilgileri sunmaya çalıştığım haftalık derleme yazısına hoş geldiniz. Keyifli ve bilgilendirici bir yazı olması dileğiyle!
Bitcoin’de NFT Rüzgarı…
Son birkaç haftadır global Bitcoin dünyasını takip edenler bir hareketlenme olduğunu farketmişlerdir. Muhafazakar Bitcoin maksimalistleri ile özgürlükçü kesim arasında yoğun bir tartışma sürüyor. Bu tartışmanın odağı Bitcoin ağı üzerinde çıkarılan ve tamamen zincir üstü depolanan Bitcoin NFT’leri, daha doğrusu Inscription’lar.
Önce biraz bu işin temellerinden ve tanımlarından bahsedelim, sonrasında ise Bitcoin maksilerinin düştüğü sansür ikilemine değiniriz.
Ordinals - Inscription
Bitcoin NFT’leri aslında çok yeni bir olay değil. Geçmişte farklı tipteki NFT’lerin Bitcoin üzerinde mintlendiğinin örnekleri olduğunu biliyoruz. NFT dediğimiz aslında farklı verilerin (görsel, ses vs) zincir üzerinde kaydedilmesi ve farklı arayüzler aracılığı ile anlamlandırılmasından ibarettir. Dolayısıyla herhangi bir zincirde bu veriler kaydedilebilir (boyut sınırı gözeterek) ve NFT yaratılabilir. Aslında 2014 yılında da Bitcoin üzerinde NFT’ler yayınlanmıştı fakat bunun bir spam saldırısı olduğu bakış açısıyla bir akıma dönüşemedi. Zaten bu işlemi gerçekleştirmenin maliyeti de sürdürülebilir değildi.
İşte burada devreye Ordinals girdi. Ordinals protokolü aracılığı ile Taproot sonrası işlem (TX) büyüklüğü limitini manipüle etmenin bir yolunun açığa çıkarılması ile düşük maliyet ile Bitcoin’de NFT saklanmasının yolu açılmış oldu. Burada veri büyüklüğü ile ilgili sınırı blok boyutu çiziyor. Bitcoin’deki maksimum blok büyütlüğü de 4MB olup geçtiğimiz günlerde bir blok boyutundaki NFT (Inscription) ile en büyük bitcoin bloğu üretilmiş oldu.
Peki bu Inscription’ların, Ethereum’daki NFT’lerden farkı nedir?
Ethereum ve farklı zincirlerdeki NFT standartına oldukça aşinayız. Genellikle her NFT bir token (ERC-721, ERC-1155 gibi) ile temsil edilir ve asıl veri IPFS üzerine kaydedilir. Böylece Ethereum üzerinde bu veriyi kaydetmenin maliyeti azaltılmış olur.
Bitcoin tarafında ise işler birazcık farklı:
Öncelikle veri tamamen blok zincir üzerine kaydediliyor. Dolayısıyla kaydedilen her NFT (ses, görsel, video) sonsuza kadar bütün Bitcoin nodelarında yer edecek hale geliyor. Evet Adam Back’in nodunda bile :)
Bu NFT’lerin transferi ise BTC’nin en küçük birimi olan Sats üzerinden gerçekleşiyor ve Ordinals burada devreye giriyor. Ordinals sayesinde NFT’ler için ayrıca bir token gerekmeden, NFT verisi ile onu temsil edecek 1 SAT ile bağlantı sağlanıyor. O spesifik SAT artık NFT verisini de beraberinde taşıyor diyebiliriz. Ancak bunun görüntülenmesi ve yanlışlıkla fee vb farklı amaçlarla kullanılmasının önüne geçilmesi için Ordinals altyapısının kullanılması şart.
Verinin blok zincir üzerinde kaydedilmesi ise Ethereum’a göre oldukça ucuz diyebiliriz. 4 MB büyüklüğündeki Bitcoin NFT’sini üretmek yaklaşık 210 dolara mal oldu. Eğer Ethereum’da yapılsa idi yaklaşık 10 kat daha pahalıya üretilebilecekti.
İşin teknik tarafında biraz daha tavşan deliğine dalmak isteyenleri bu bloga alalım:
Biraz da veriler
Dune aracılığı ile Bitcoin NFT rüzgarına baktığımızda işin oldukça başında olduğumuzu ama bir ivmenin de yakalandığını farkedebiliriz. Günlük Incription mint sayısının 2-3k bandına çıktığı bir resim var karşımızda:
Bitcoin blok alanına olan talebin artışı doğal olarak işlem ücretlerine yansısa da geçmişteki yüksek seviyeleri düşündüğümüzda hala ciddi bir etkisi yok bu hareketin diyebiliriz.
Son olarak : Sansür Yanlısı BTC Maksileri
Ordinals’in ortaya çıkışı ile birlikte kapladığı blok alanı nedeniyle BTC maksilerinde bir rahatsızlık oluşmaya başladı. Bitcoin’in hangi amaçlarla kullanılması gerektiğini sadece kendilerinin deklare edebileceği bir dünyada yaşadıkları inancı ile gerekirse bir fork ile bu tarz işlemlerin yasaklanması gerektiğini savunanlar bile oldu. Adam Back, madencilerin bu işlemleri sensörleyebileceğini, böylece bu tarz gelişmelerin teşvik edilmeyeceğini savunanlar arasında yer alıyor.
Halbuki böyle bir gelişmenin Bitcoin’in güvenlik bütçesine yapabileceği katkıyı tartışmaya geçmeden direkt olarak sansürün savunulması oldukça üzücü bir durum. Zira yıllarca Ethereum’u merkeziyetsizlik ve sansür konusunda yerden yere vuran bu güruh savundukları ile çelişirken, Bitcoin’i ileri götürebilecek gelişmelere de kapalı olmalarıyla toksik bir savunuculuk içerisinde olduklarını gösteriyorlar.
Sonuç olarak bu konu daha çok yeni ve uzun bir sürede tartışılacak gibi görünüyor. Inscription’lar aracılığı nelerin yapılabileceğini yakından takip etmek ve bu trend içerisinde erkenden yer almak oldukça faydalı olabilir.
Bu konu ile ilgili gelişmeleri yakından takip etmek isteyenler bu hesapları inceleyebilir.
Ayrıca Han ve Çağın ile birlikte bu konu özelinde yaptığımız bir Twitter Space yayını var. Konunun teknik temeliyle ilgili daha detaylı bilgilere erişebilirsiniz:
Bilginin Peşinde…
Merkle Tree yapısı ile alakalı oldukça açıklayıcı bir flood:
Geçtiğimiz haftalarda anlattığım Optimistic Rollup mimarilerinde neden 7 günlük bir süre belirlenmiş konusunu merak ediyorsanız:
Avalanche Subnet yol haritasını ve ölçeklenme mimarisini anlatan faydalı bir video:
Mutlu ve keyifli haftalar!
İletişim : defilibrary at gmail dot com